27 Mayıs 2011 Cuma

"Erdoğandan Kılıçdaroğluna özerklik çıkışı

Erdoğandan Kılıçdaroğluna özerklik çıkışı
http://www.yurthaberler.com/erdogandan-kilicdarogluna-ozerklik-cikisi-906h.htm

Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na özerklik çıkışı

Başbakan Erdoğan, "CHP devrimin ve devrimcilerin kuyruğunda bugünlere geldi. Demokrasi CHP için hiçbir zaman sağlıklı yol olmamıştır" dedi.

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''CHP zaten devrimin ve devrimcilerin kuyruğunda bugünlere gelmiştir. Demokrasi CHP için hiçbir zaman sağlıklı yol olmamıştır'' dedi.

Başbakan Erdoğan, Muğla'daki Kışla Parkı'nda düzenlenen mitingde vatandaşlara seslendi. Meydanı dolduran kalabalığın, ''Türkiye seninle gurur duyuyor'' sloganlarıyla karşılanan Erdoğan, vatandaşlara, ''Biz de sizlerle gurur duyuyoruz'' diye cevap verdi.

Miting meydanında asılı bir pankarta dikkati çeken Erdoğan, pankart üzerinde yazılı, ''Hadi gari yetti gari 40 yıldır Muğla'nın nefesi bitti gari'' sözlerini okuduktan sonra, Muğla'nın sıkıntılarını anladığını söyledi. Bugünün, 27 Mayıs ihtilalinin yıldönümü olduğuna işaret eden Erdoğan, şöyle konuştu:

''Seneyi devriyesinde Aydınlı, Egeli bu toprakların evladı Adnan Menderes'i bir kez daha rahmetle, minnetle yad ettik. Muğlalı İbrahim Şahidi Dede hazretlerinin çok anlamlı iki mısrası var. Diyor ki, 'Allah'ın aşk ateşinde yanagelmişlerdeniz, bu uğurda can ve baş vermeye meydana gelmişlerdeniz.' Rahmetli Menderes, rahmetli Zorlu, rahmetli Polatkan işte siyaset meydanında, hizmet meydanında, memleket meydanında canlarını, başlarını verdiler. Allah onlardan razı olsun, mekanları da cennet olsun. Bu millet kendisine hizmet edeni, kendisi için eser üreteni hiçbir zaman unutmamış, vefa borcunu her daim yerine getirmiştir. Bizler de onları unutmayacak, inşallah unutturmayacak, genç nesillerin de onları her daim hayırla yad etmesi için onları anlatmaya devam edeceğiz.

Fakat sevgili Muğlalılar, bu 27 Mayısı CHP zihniyeti bayram ilan etmiştir. Düşünebiliyor musunuz, bir devrim ve o devrimin yapıldığı gün CHP tarafından bayram ilan ediliyor. CHP zaten devrimin ve devrimcilerin kuyruğunda bugünlere gelmiştir. Demokrasi CHP için hiçbir zaman sağlıklı yol olmamıştır. CHP zihniyeti düşünün bu ülkede valileri il başkanından belirlemiştir. CHP'nin il başkanı, o ilin valisi olmuştur. Bu nasıl demokrasi? Bunlar tamamiyle tek partili dönemin despot, otoriter anlayışın, CHP zihniyetinin geçmişten bugüne devşirilme şeklidir.''

Başbakan Erdoğan, yeni bir demokrasinin, temel hak ve özgürlüklerin de yeni anayasayla geleceğini söyledi. Erdoğan, ''Evvelallah yere sağlam basarak gelecek'' diye konuştu.

-MUĞLA'YA BÜYÜKŞEHİR MÜJDESİ-
Aydın'daki mitingde, vatandaşlara Aydın'ı büyükşehir yapacakları müjdesini verdiklerini anlatan Erdoğan, seçimlerden sonra Muğla'nın da büyükşehirler statüsüne alınacağını bildirdi.

Nüfusu 750 bini aşan illerin büyükşehir yapıldığını belirten Erdoğan, 11 ilin buna uygun olduğunu söyledi. 750 bin sınırının kendilerinden önceki iktidarlarda belirlendiğine değinen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Fakat şimdi biz bunu biraz daha güçlendirdik. O da İstanbul ve Kocaeli türü, yani il sınırlarını büyükşehirin sınırı içine almak suretiyle arzumuz bir plan bütünlüğünü meydana getirelim. Yani ilin tamamında bir büyükşehir hizmeti olsun. 100 binlik, 50 binlik, 25 binlik imar planları, 5 binlik nazım imar planları büyükşehir tarafından yapılsın, uygulama planı ilçe belediyeleri tarafından yapılsın ve artık belde belediyeleri gibi bir şey kalmasın. Bunları kaldırıyoruz. Bununla artık ne olmayacak? Artık kaçak göçek olmayacak.''

Erdoğan, Muğla'nın turizmin en önemli illerinden biri olduğunu, bu planla Muğla'nın çok daha güzel bir yer olacağını, altyapısının da daha sağlam olacağını bildirdi. Meydandaki vatandaşlara, ''Allah aşkına şu Muğla'da kaç yıldır CHP belediyesi var'' diye soran Erdoğan, ''Neredeyse 40 yılı buldu mu? Ardı ardına bu var değil mi? Peki Allah aşkına şu Muğla'nın hala kanalizasyonları yapılabildi mi? Böyle bir turizm kentine, kanalizasyonu olmayan bir kent böyle bir sıfat yakışır mı? Peki nasıl oluyor da hala CHP burada seçim kazanıyor ben anlamıyorum'' dedi.

Muğla'da yerel yönetimin en son İller Bankası'nın referansıyla Dünya Bankası'ndan kredi aldığını belirten Erdoğan, ''Güya şimdi yapılıyor. Üç buçuk yıldır hala yapılıyor. Ben aynı zamanda bir belediyeci olarak konuşuyorum. İstanbul gibi bir şehrin belediye başkanlığını da yaptım ama hamdolsun İstanbul'da altyapı sorunu diye bir sorun biz bırakmadık. Sıkıntı orada. Şimdi bu büyükşehir kararıyla yeni bir döneme de girilecek ama ben diyorum ki, önce gelin 12 Haziran'da farklı bir karar verin'' diye konuştu.

AK Parti siyasetinde ayrımcılık olmadığını ve olmayacağını belirten Başbakan Erdoğan, ''Seçimlerin ardından haritayı renklere boyayanlardan değiliz biz'' dedi. Erdoğan, şunları söyledi:

''Biz hizmet üretirken, şehirlere hizmet götürürken önüne renkli harita alanlardan oy alanlarına bakanlardan asla olmadık. 81 vilayetin tamamında eserlerimiz var, hizmetlerimiz var. Hiçbir ayrım yapmadan, (bu şehir bize oy verdi, burası bize oy vermedi) demedik. Bunları çağ dışı politikalar olarak kabul ettik. Şu anda Türkiye'de en yoğun bizden pay alan illerden biri Muğla'dır. Barajlarından bölünmüş yollarına varıncaya kadar, havaalanına varıncaya kadar, iki havaalanı değil mi? Biz geldiğimizde kümesti kümes. Dalaman bir kümesti. Milas'a bak bir kümes. Şimdi ne oldu? Tam bir dünya ulaşımına cevap verecek modern havaalanları oldu. Şimdi inşallah Milas da bitecek. Onunla farklı bir döneme gireceğiz.''

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Kılıçdaroğlu Hakkari'de ne dedi? Orada yerel özerklikten, bilmem ne bunlardan bahsediyor. Sayın Kılıçdaroğlu ağzınla kuş tutsan, biz senin bu dediklerine müsaade etmeyiz'' dedi.

Başbakan Erdoğan, Muğla mitinginde yaptığı konuşmada, eli boş gelmediğini, kendisiyle birlikte gelen Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu'nun da bugün Muğla'da bazı açılışlar yaptığını söyledi.

Hükümet olarak ''adeta mekik dokuduklarını'' belirten Erdoğan, bu yoğunluk içinde 81 ilin her birine defalarca gittiğine işaret etti. Başbakan olarak Muğla'ya dokuzuncu kez geldiğini belirten Erdoğan, ''Peki soruyorum sizlere, acaba CHP'nin eskisi, yenisi buraya kaç kez geldiler? MHP'nin Genel Başkanı kaç kere uğradı? Benden daha mı yoğunlar, benden daha mı meşguller? Neden uğramazlar Muğla'ya'' diye sordu.

Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Çünkü alışmışlar. İftirayla, çamurla, yalan söyleyerek, kandırarak oy zamanı oy toplamaya gelirler. Allah aşkına soruyorum, ne olur benim Muğlalı kardeşim, ya bunlara bir de sorun. Bunlara gönül veren kardeşlerime de sorun. (Ne yaptı da oy veriyorsunuz) diye sorun. (Tarihinde ne yaptı) diye sorun. Bir sorun. Dikkat edin Muğla'da konuştuklarını Van'da konuşamazlar. Hakkari'de söylediklerini burada söyleyemezler.

Bunlar Muğla'da, Yozgat'ta, Mardin'de aynı dili kullanamazlar. Muğlalı kardeşim rica ediyorum, futbol takımı tutar gibi siyasi parti tutmayalım. Bu dönem artık gerilerde kaldı. Şimdi nereye bakacağız? Hizmet siyasetine bakacağız, eser siyasetine bakacağız, proje siyasetine bakacağız. Artık istismar siyasetine bakmayacağız. Siyasette de dürüstlüğü, şeffaflığı, güveni isteyeceğiz. Akşam farklı sabah farklı, 30 dakika önce farklı, sonra farklı konuşan siyasilerin arkasından gitmeyeceğiz. Kimin ne dediğine değil, ne yaptığına bakalım. Takdirimizi de yönde kullanalım.''

Vatandaşlardan 2002 öncesi ile 2002 sonrası Türkiye'sini karşılaştırmalarını isteyen Erdoğan, ''Ben şunu açık yüreklilikle, gönülden söylüyorum; eğer Muğla 2002 öncesinden bugün daha kötü durumdaysa AK Parti'ye oy vermeyin. Bu kadar açık konuşuyorum. Merkezi yönetim olarak eğer Muğlalı çiftçi kardeşimin, esnaf kardeşimin, turizm işletmecisi kardeşimin durumu 2002 öncesinden kötüyse oy vermeyin. Eğer AK Parti dönemi bizden önceki MHP koalisyon ortağı olduğu dönemden, CHP'nin koalisyon dönemlerinden daha kötüyse, açıkça söylüyorum, hiç tereddütsüz bize oy vermeyin'' dedi.

-''BEN YAPTIKLARIMLA KONUŞUYORUM''-
Erdoğan, Muğla'yı okullar ve dersliklerle, okulları ayrıca bilgisayarlarla donattıklarını söyledi. Muğla'nın bölünmüş yollarını iki katına çıkardıklarını, hastaneleri geliştirdiklerini, turist sayısını ise iki katına yükselttiklerini belirten Başbakan Erdoğan, bu dönemde hayvancılığa desteklerinin de beş katından fazla arttığını anlattı.

''İşte AK Parti budur'' diyen Erdoğan, şöyle devam etti:

''Yani ben size yaptıklarımızla konuşuyorum. AK Parti hizmet demektir, eser demektir; AK Parti millet demektir, millet. AK Parti kardeşlik demektir. AK Parti herkesin diline, dinine, inancına, mezhebine yaşam tarzına saygı demektir. Biz bugüne kadar kimsenin yaşam tarzına karışmadık, karışmayız. Bizim tek derdimiz var, tek bir meselemiz var; o da Türkiye'yi büyütmek. Çiftçisiyle, esnafıyla, işçisiyle, memuruyla, kadınıyla, erkeğiyle, çocuğuyla, yaşlısıyla Türkiye'yi büyütüyoruz.''

-CHP'YE HAKKARİ ELEŞTİRİSİ-
Başbakan Erdoğan, geçen günlerde Hakkari'ye gittiğini, mitingleri sırasında terör örgütünün kentteki bütün dükkanları tehditle kapattırdığını söyledi. Terör örgütü mensuplarının ''buraya gelmeyin'' diye haber gönderdiğini belirten Erdoğan, ''Tabii biz, 'Burası bizim, nasıl gelmeyiz? 780 bin kilometrekare ile bu vatan bizim. Geleceğiz' dedik. Ne demek, kimsin sen? Kimsin'' diye konuştu. Bu kentte mitinglerini yaptıklarına değinen Erdoğan, şöyle dedi:

''Bizden sonra bay Kemal gitti oraya. Bay Kemal kime konuştu biliyor musunuz? Elinde CHP bayrağı olan BDP'lilere konuştu. Bakınız bay Kemal'in partisi orada 157 oy almış Hakkari'de. 157 oy. 157 oy alan yerde bugün 2 bin, 2 bin 500 kişi var. Buna CHP'liler başta (hayır, mayır) dediler. Dün BDP'nin eş genel başkan yardımcısı açıklama yaptı, (evet) dedi, (elinde CHP bayrağı olanlar bizim mensuplarımızdı.) Sevgili kardeşlerim. Şu anda Güneydoğu'da CHP, BDP el ele, kol kola. Batıda MHP, CHP el ele kol kola. Bütün bunlar aynen 12 Eylül'de oldu biliyorsunuz. Ne oldu? CHP, MHP, BDP, TKP, terör örgütleri el ele birleştiler. Kime karşı? AK Parti'ye karşı. AK Parti kim? Millet.''

-''GELİŞTİRDİ İŞİ S YAPMAYA BAŞLADI''-
Başbakan Erdoğan, CHP'nin Hakkari mitinginde ''bir tane bile Türk bayrağı olmadığını'' ifade ederek, şöyle konuştu:

''Ne MHP'si, ne CHP'liler acaba kalkıp da CHP'nin yönetimine bunu sorabildi mi? (Ey Kılıçdaroğlu utanmıyor musun ya orada bir tane Türk bayrağı yoktu, nasıl yaptın bunu?) Ama bak şu anda Muğla'daki bu tabloyu biz aynen Hakkari'de yaşadık aynı şekilde. Çünkü biz yola çıkarken ne dedik? 'Tek millet' dedik. 'Türküyle, Kürdüyle, Lazıyla, Çerkeziyle, Gürcüsüyle, Boşnağıyla, Romanıyla birimiz hepimiz' dedik, yola böyle çıktık ve yaradılanı Yaradan'dan ötürü sevdik. Bizim farkımız bu. Ondan sonra ne dedik?

'Bizim bayrağımızdan niye rahatsız oluyorsunuz? Bizim bayrağımızın rengi sizi niye rahatsız ediyor? Bu renk şehidimizin kanıdır, hilal bağımsızlığımızın ifadesidir, yıldız şehitlerimizin sembolüdür. Ve bu bayrak sizi niye rahatsız ediyor?' Biz bu bayrağımızla 'tek bayrak' dedik, yola öyle çıktık. Bitmedi. 'Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır' diyerek, tek vatan dedik. 'Vatanımızın üzerinde ameliyat yaptırmayız' dedik.

Peki Kılıçdaroğlu Hakkari'de ne dedi? Orada yerel özerklikten, bilmem ne bunlardan bahsediyor. Sayın Kılıçdaroğlu ağzınla kuş tutsan, biz senin bu dediklerine müsaade etmeyiz. Tabii ikaz ettiler, uyardılar; (ya dalgınlığa mı geldi ne yaptın) dediler herhalde ona. Ardahan'da dediler ki, 'Biz bununla eyaleti kastetmedik.' Neyi kastedersen et. Sana oralarda birileri suflörler söylediler, suflettiler, onu söyledin.

Dediler ki, (Biz buraya geliriz ama Türk bayrağı bize vermeyeceksin sadece o partinin bayrağını alırız ama Türk bayrağı almayız) dediler. Onun için orada bir tane Türk bayrağı yoktu. Defalarca kameraları incelettim, yok. İşte CHP bu ama buraya geldiği zaman Türk bayrağıyla gelir ha onu da söyleyeyim. Hakkari'de öyle, burada farklı. Dalgaya göre kürek sallıyor. Dedim ya yürüyen yalan. Baktık ki hızına yetişemiyoruz koşan yalan. Baktık ona da yetişemiyoruz, uçan yalan. Böyle bir durumu var. Sürekli U yapıyor ama daha da geliştirdi işi S yapmaya başladı. Böyledir durumu.''

Erdoğan, dürüst olmadıkça siyasetçilerin itibar kaybedeceklerini de söyledi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder